TimeLine Layout

Mayıs, 2016

  • 7 Mayıs

    KABİRDE MÜ’MİNİN HALİ

    Kul kabrine konulunca iki melek gelip onu oturturlar ve “Rabbin kimdir?” derler. O “Rabbim Allah’tır” der. “Dinin nedir?” derler, “Dinim İslam’dır” der. “Size Peygamber olarak gönderilen, (Muhammed Mustafa (s.a.v.) hakkında ne dersin?” derler, “O Allah’ın resulüdür” der. “Onun Allah’ın Resulü olduğunu nereden bildin?” derler, “Kurân’ı okudum,  O’na iman ettim ve …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    NAMAZLARDA KIYAM: AYAKTA DURMAK

    Namaz, Dinimizin direği. İslam’ın beş şartından biri. Kıyam, farz ve vacip namazlarda farz olan bir rükündür, bir esastır. Kıyama (ayakta durmağa) gücü yeten kimsenin bir farz veya vacip namazı oturarak kılması caiz olmaz. Bir hasta, bir yere dayanarak ayakta namaz kılabiliyorsa farz namazları oturduğu hâlde kılamaz. Bir müddet ayakta kılmaya …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    REGAİB GECESİ VE BU GECEDE YAPILACAK İBADETLER

    Receb-i Şerif’in ilk cuma gecesi, Regaib Gecesi’dir. Bu geceyi oruçlu olarak karşılamalıdır.   Regaib gecesi, akşamla yatsı arasında 12 rekat Hacet namazı kılınır. İki rekatta bir selam verilerek kılınan bu namazda, Fatiha’dan sonra her rek’atte 3 İnnâ enzelnâhü… ile 12 İhlas-ı şerif okunur. Namazdan sonra, 7 Salât-ı Ümmiyye okunup secdeye …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    AZİZ MAHMUD-I HÜDAİ (ÜSKÜDARİ) HZ.

    I. Ahmet Han’dan sonra II. Genç Osman ile de irtibatını devam ettiren Hüdayi Hazretleri, bu yeni ve heyecan dolu genç padişahı da istikametlendirmek hususunda büyük gayretler sarf etti. II. Genç Osman ki, Devlet-i Aliyye’nin duraklama devrine girdiğini görerek bu gidişata dur diyebilmek için yeni hamleler tasarlayan ideal sahibi bir padişahtı. …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    CENNET’İN KAPISI İLK KİME AÇILIR…

    Kıyamet günü olduğunda ilmiyle amel eden alim, haccını zayi etmeyen hacı, şehit ve helâl kazandığı maldan zekât ve sadaka veren cömert cennetin kapısına getirilir. Cennete önce girmekte mücadele ederler. Cebrail Aleyhisselam onlara sorar: “Şehitliğin, haccın ve cömertliğin sevabını kimden öğrendiniz?” “Âlimlerden öğrendik” derler. Cebrail Aleyhisselam der ki: “Öyle ise edebi gözetin ve size hayır öğreten hocanızı …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    NAMAZIN ŞARTLARINDAN: HADESDEN TAHARET

    Hadesden taharet, yeterli miktarda temiz su bulunup kullanmaya da imkân bulunan yerde gusül lazım olduysa gusül, abdest lazım olduysa abdest almak; su bulunmayan yerde yahut bulunup bir mâni yüzünden suyu kullanmak mümkün olmayan yerde teyemmüm etmektir. Hades demek, cünüp veya abdestsiz olmaktır. Cünüplükten gusül ile abdestsizlikten de abdest ile temizlenilir. Abdest …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    AK PARTİ NEDEN GÖNÜLLERDE

    İnsanların yarısı Ak parti’ye oy verdi. Son tescil 1 Kasım 2015 Kimse şöyle ve böyle yoruma girmesin. Hataları yok mu? Hata, insanın olduğu her yerde vardır. İnsanların mevcut partiler içersinde en güçlü, İş yapacak verdiği sözü yerine getirecek ülkeyi ileri götürecek. İnsanlara aş ve iş verecek parti olarak, Ak parti’yi …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    DİLDEN DÜŞÜRÜLMEYECEK YEDİ ŞEY

    Her hayırlı işe Besmele-i şerife (Bismillahirrahmanirrahim)ile başlamak, Her hayırlı işi tamamladıktan sonra “Elhamdülillah”demek, İleride yapacağı hayırlı bir iş için “İnşaallah”demek, Bir musibet (bela) işitince “İnna lillâhi ve inna ileyhi raciun”demek, Herhangi bir günah işlemişse tevbe ve istiğfar etmek, “La ilahe illallahü vahdehu la şerike leh lehül-mülkü ve lehül-hamdü ve hüve ala külli şey’in kadir” kelime-i tayyibesini …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    SAKIN TERK-İ EDEBDEN!

    Osmanlı divan şairlerimizden Peygamber aşığı Nabi, bir kafile ile hacca giderken Medine-i Münevvere’ye doğru yaklaştıkları bir gece bir adamın ayaklarını uzatıp uyuduğunu görünce çok üzülmüş ve aşağıda ilk ve son beyti yazılı kasideyi söylemiştir: Sakın terk-i edebden kuy-ı mahbub-i Hudadır bu, Nazargah-ı ilahidir, makam-ı Mustafa’dır bu! Müraat-ı edeb şartıyla gir …

    Read More »
  • 7 Mayıs

    KENDİSİNDEN ÖNCE VEFÂT EDEN ÜÇ EVLAD ATEŞTEN PERDE OLUR

    Dua lügatte çağırmak demektir. Sonra dua, küçükten büyüğe, aşağıdan yukarıya karşı yapılan niyaz ve temenni manasına kullanılmıştır. Dua, aciz olan kulun her şeye kadir olan Allahü Teala’dan ihtiyaç ve arzusunu, fiilen, kavlen (söz) ve hâlen yalvararak, ihlâs ve ciddiyetle istemesidir. Dua, Allahü Teala’dan af, mağfiret, lütuf ve yardım istemektir ve …

    Read More »