Resulullah Efendimiz (sallallâhü aleyhi ve sellem), ahlâkın en güzeline sahip idi, en güzel amelleri işlerdi. Ümmetinin de onun sünnetine uyarak güzel ahlâk sahibi olması gerekir.
Cenab-ı Hak, peygamberlerinden her birini bir vasıf ile medhetmiş ve Peygamberimize -mealen-: “İşte peygamberler, Allah’ın hidayetine eriştirdiği kimseler; sen de onların gittiği yoldan yürü…” (En‘âm Sûresi, Ayet 90)” diye emretmiştir. Resulullah Efendimiz (s.a.v.) de ilahi emre uyarak bütün peygamberlerdeki hayırlı hasletlerin tamamını işlemiş ve böylece ahlâkı en kamil olmuştur.
Güzel ahlaktan her biri, en mükemmel sûrette peygamberlerden birine mahsus idi. Mesela Hazret-i Nuh şükür, Hazret-i İbrahim hilim, Hazret-i Musa ihlas, Hazret-i İsmail vadine sadakat, Hazret-i Yakub ve Hazret-i Eyyub sabır, Hazret-i Davud itizar (ve hatadan derhal dönmek), Hazret-i Süleyman tevazu, Hazret-i İsa zühd sahibi idi. Ne zaman ki Peygamber Efendimiz bu sıfatlarda onlara tâbi oldu, tamamı onda toplandı.
Sen de ey mümin, o resulün (sallallâhü aleyhi ve sellem) ümmetisin, Allah’tan kork ve Resul’ünden haya et, onun sünnetine uy ki azabdan kurtulup ebedi nimete nail olasın, kalb-i selim sahibinin erdiği devlete eresin. (Ruhul-Beyan)
İmam Busıri Hazretleri meşhur Kaside-i Bürde’sinde diyor ki:
“Fakan-nebiyyine fi-halkın ve fi-hulukın * Velem yüdânûhü fi-ilmin velâ-kerami”
(Fahr-i Kâinât Efendimiz yaradılışında huy ve güzel hasletlerinde diğer peygamberlerden üstündür. Onlar Fahr-i Kainat’ın ilim ve kerem mertebesine yaklaşamadılar.)
“Ve küllühüm min Resûlillâhi mültemisün * Garfen mi-nel-bahri ev raşfen mined-diyemi”
(O peygamberlerin hepsi Resulullah’ın (s.a.v.) irfan denizinden bir avuç su veya kerem yağmurundan bir yudum isterler.) (Abidin Paşa, Kaside-i Bürde Şerhi)
Hayırlı günler diliyorum.