Home / İslam / BİR KÖTÜ AHLAK: HASET

BİR KÖTÜ AHLAK: HASET

Spread the love

Haset: Başkasındaki bir nimetin yok olmasını yahut onun başına bir musibet gelmesini istemektir. Hasedin sebebi kibir, düşmanlık gibi nefsin kötü huylarıdır.

Gıpta ise başkasındaki bir nimeti, onun elinden çıkmasını arzu etmeden istemektir ve caizdir. Fakat haramda kullanılan bir nimetin, sahibinin elinden çıkmasını istemek caizdir. Bu hakikatte günahın sona ermesini istemektir.

Bilerek ve isteyerek haset edip sonra zahirde de bunun icabı olan şeyleri yapmak haramdır. Zahirde bir şey yapılmazsa bu affolunmuştur. Nitekim Resulullah Efendimiz (s.a.v.) buyurmuşlardır ki:

“Muhakkak Allahü Teala, söylemedikçe ve yapmadıkça ümmetimin nefisleri tarafından kalplerine getirilen kötü düşünceleri bağışlamıştır.”

“Bir kimseye karşı kalbine bir haset gelirse söz ve fiilinle bunu açığa çıkarma.”

Hasan-ı Basri (rahimehullâh): “Haset, üstü kapalı bir şeydir. Onu açığa çıkarmadıkça sana zarar vermez” buyurmuştur.

El-hasud, lâ yesud, yani hasetçi asla mesut olamaz. Hasedi ancak kendisine zarar verir, devamlı gam, keder, hüzün içindedir, hep geçim darlığı çeker.

Haset ettiği kimseye zarar değil, bilakis fayda verir. Hasetçi düşmanına taş atıp da sonra o taş sekip kendi gözünü kör eden gibidir. Hasetçinin her sözü ve fiili, ateşin ekinleri yaktığı gibi amelini yakar, tüketir. Nitekim Hadis-i şerifte: “Ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi haset de hasenatı (sevapları) yer bitirir” buyurulmuştur. (Hadimi,

Eyyühel-Veled Şerhi)

BEYİT:

Az belâ sanma efendi, hasedi Mahv eder hasidi kendi hasedi Naci (Muallim Ömer)

(Haseti az bela sanma efendi, hasetçiyi kendi hasedi mahveder.)

About Süleyman GÖKSU

BU HABERİ OKUMAK İSTERMİSİNİZ?

Muharrem Ayı

Spread the love Muharrem ayı, tarih boyunca insanlık için dönüm noktaları sayılabilecek önemli olayların yer …

Bir yanıt yazın