Ensar’dan ve Hazrec kabilesinin Sevad bin Ganemoğullarındandır. Akabe Beyati’nde bulunan yetmiş sahabeden olup Bedir Harbi’ne de iştirak etmiştir.
Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz, Hazret-i Sa‘lebe’yi (r.a.), Muaz bin Cebel ve Abdullah bin Üneys (radıyallâhü anhümâ) ile Benî Seleme kabilesinin putlarını kırmaya göndermişti.
İbn-i İshak’ın beyanına göre Salebe Hazretleri Hendek Gazası’nda, Urve bin Zübeyr’in rivayetine göre ise Hayber’de şehit olmuştur.
Ensar’dan Salebe bin Aneme ve Muaz bin Cebel (radıyallâhü anhümâ):
“Yâ Resulallâh! Bu ne haldir? Hilâl iplik gibi incecik beliriyor, sonra artıyor, tamamlanıyor, sonra da eksile eksile ilk hâline dönüyor?” diye sormuşlardı. Bunun üzerine Bakara suresinin:
“(Habibim,) Sana hilâllerden soruyorlar. De ki: O hilaller insanlar için ve hac için vakit alametleridir.” mealindeki 189. Ayet-i celilesi nazil olmuştur. (Üsdül-Gabe)