Home / Süleyman GÖKSU (page 2)

Süleyman GÖKSU

15 Temmuz ve Birlik Ruhu

Milletimizin ağır bir ihanete, vatanımızın hain bir işgal girişimine uğramasının üzerinden dört yıl geçti. 15 Temmuz gecesi, Cenâb-ı Hakkın yardımı ile aziz milletimiz, vatanına, bayrağına, ezanına ve iradesine sahip çıktı. Dine hizmet ediyor gibi görünerek yıllarca menfaat devşirenlerin emellerini boşa çıkardı. Zalimlerin tuzaklarını başlarına geçirdi elhamdülillah! Yüce Kitabımız Kur’an-ı Kerimde …

Devamı... »

Kavram olarak emanet

Kur’an’da geçen ‘emanet’ kavramının açıklanması konusunda bilginlerin çeşitli görüşleri olmuştur. Bakara Suresi, 283. Ayette geçen ‘kendisine güvenilen; emaneti sahibine versin’ ifadesi, dar anlamdaki, yani ‘bir kimseye koruması için bırakılan şey’ manasına geldiği gibi, insanın sahip olduğu ve kendisine geçici olarak verilmiş mali, ruhi ve diğer imkânlar anlamını da kapsamaktadır. ‘Emanet’ …

Devamı... »

RESULULLAH EFENDİMİZİN ŞEFAATİ

Büyük alimlerden Muhammed bin Harb el-Hilali (radıyallâhü anh) şöyle anlatmıştır: “Bir gün Medine-i Münevvere’ye gittim. Resulullah Efendimizin (sallallâhü aleyhi ve sellem) kabr-i şeriflerini ziyaret ettim. Kabr-i şerifin hizasında otururken bir Arabi gelip o da Resulullâh’ı ziyaret etti. Sonra şöyle dedi: “Ey Resûllerin en şereflisi. Muhakkak Allâhü Teâlâ sana sadık ve …

Devamı... »

İMAM-I AZAM HAZRETLERİNDEN HİKMETLER

Vaktinden evvel başa geçmek isteyen zelil olur. Her kimi, ilmi ve marifeti haram işlemekten alıkoymazsa dünya ve ahirette hüsran (ziyan)da kalır. Din ilmini dünyayı elde etmek maksadıyla tahsil eden (öğrenen) bereketinden mahrum olur ve ilmi kuvvetli olmayacağından insanlar onun ilminden çok istifade edemezler. İslam dinini muhafaza niyetiyle ilim tahsil edenlerde …

Devamı... »

ŞEYHULİSLAM MUSTAFA EFENDİ VE TEKKESİ

Şeyhulislam Mustafa Efendi, Sultan İkinci Mustafa Han’ın hocası Şeyhulislam Feyzullah Efendi’nin ikinci oğludur. 1679 tarihinde İstanbul’da doğdu. 4 Mart 1745’de vefat etti. Vefâtına “Rıdvânullâhi aleyh” ibaresi tarih düşürüldü. Karaca Ahmed kabristanında medfundur. Babasından ve devrinin âlimlerinden ilim tahsil etti. Selanik Kadılığı, Anadolu Kazaskerliği ve Mekke Kadılığı vazifelerinde bulundu. 13 Nisan …

Devamı... »

HELAL KAZANMAK FARZDIR

İmam Ragıb Isfehani, Zeria isimli kitabında der ki: Dünyada çalışıp helâl kazanmak bir cihetten mübah sayılsa da diğer cihetten farzdır. Zira insanın kendisini tamamıyla ibadete verebilmesi, ancak zaruri ihtiyaçlarını giderdikten sonra mümkün olabilir. Bir vacibin yerine getirilmesi kendisine bağlı olan şey de vaciptir. İnsan, bütün ihtiyaçlarını kendi başına tedarik edemez, …

Devamı... »

İNSANLAR HAKTAN NASIL UZAKLAŞIR?

İnsanların sahih akideden yani Ehl-i Sünnet itikadından saparak Allahü Teâlâ’dan uzak kalmalarının sebepleri; bidat ehlinin itikadını terk etmemek, nefsin hevasının (gayr-i meşru ve nihayetsiz arzularının) kalbe galip gelmesi yani nefsin, kalbi kendi arzuları istikametine çevirmesidir. Bazı imamlar dediler ki: “Az amellerine rağmen nice insanları sahih itikatları kurtarır. Ve çok amellerine …

Devamı... »

“SULTANLAR İNSANLARA, ÂLİMLER SULTANLARA HÜKMEDER”

Hz. Ali (k.v.) şöyle buyurdu: “Alimler, daima mescitlerde bulunan oruçlulardan daha hayırlıdır. Bir alim vefat ettiği zaman İslam’da bir gedik açılır ki onu ancak ondan sonra gelecek bir başka alim kapatabilir.” Ebu’d-Derda (radıyallâhu anh) buyurdular: “Bir mesele öğrenmek bana bir geceyi ibadet ve zikirle ihya etmekten daha sevimlidir.” “İlim öğreten …

Devamı... »

DİN İLMİ ANCAK ALLAH RIZASI İÇİN ÖĞRENİLİR

İmam Gazali (rh.) buyurdu ki: Ey oğul! Nice ilim müzakere ederek ve kitap okuyarak ihya ettiğin, uykudan mahrum kaldığın geceler vardır. Eğer bunda niyetin dünya menfaati, makam ve mevki elde etmek, akranlarına üstün gelmek ise dünya ve ahirette vay haline! Ahirette çok büyük felaket ve pişmanlıklar çekeceksin. Eğer ilim öğrenmekten …

Devamı... »

BÜTÜN İBADETLERİN BAŞI NAMAZ

Allahü Teâlâ (meâlen) “O iman etmiş olan kullarıma söyle: Namazı kılsınlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz (mal vesair) şeylerden gizli ve açık infak etsin (versin)ler. Öyle bir gün gelmeden evvel ki onda ne alım satım var, ne dostluk.” (İbrahim suresi, Ayet 31) buyurmaktadır. Namaz: Ruhun, bedenin, sabır ve vakarın, ruhî …

Devamı... »