tarihi Haberleri | Hatay Haber, Hatay Haberleri https://www.hatayinnabzi.com Hatayın Nabzı Thu, 05 May 2016 11:43:48 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.5.2 OSMANLI DÖNEMİ SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ VE SONRASI https://www.hatayinnabzi.com/osmanli-donemi-suleyman-sah-turbesi-ve-sonrasi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=osmanli-donemi-suleyman-sah-turbesi-ve-sonrasi https://www.hatayinnabzi.com/osmanli-donemi-suleyman-sah-turbesi-ve-sonrasi/#respond Thu, 05 May 2016 11:43:48 +0000 http://wp.hataytr.com/?p=1368 Mehmet Akif Terzi ( Osmanlı Arşiv Uzmanı) Gündemimizin ilk sırasını işgal eden “Süleyman Şah Türbesinin Osmanlı Arşivlerindeki izlerine baktığımızda bunun 1882’ye kadar uzandığını görmekteyiz.Bu konu hakkında sevgili dostum Prof. Dr. Erhan Afyoncu Osmanlı Arşivlerinde yaptığı araştırma sonucunda aşağıda da belirtileceği gibi hem önemli belgelere ulaşmış ve hem de türbenin planını bulmuş ve Murat Bardakçı ile …

The post OSMANLI DÖNEMİ SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ VE SONRASI first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>
OSMANLI DÖNEMİ SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ VE SONRASIMehmet Akif Terzi ( Osmanlı Arşiv Uzmanı)

Gündemimizin ilk sırasını işgal eden “Süleyman Şah Türbesinin Osmanlı Arşivlerindeki izlerine baktığımızda bunun 1882’ye kadar uzandığını görmekteyiz.Bu konu hakkında sevgili dostum Prof. Dr. Erhan Afyoncu Osmanlı Arşivlerinde yaptığı araştırma sonucunda aşağıda da belirtileceği gibi hem önemli belgelere ulaşmış ve hem de türbenin planını bulmuş ve Murat Bardakçı ile bir gazete de yayınlamıştı.

Osmanlı Hanedanı’nın büyük atası olan Süleyman Şah’ın mezarı 19. asırda tamamen harabe haline dönmüştü. Mezarın elden geçirilmesi 1882’de gündeme geldi.Halep Vilayetinden türbenin içler acısı durumunu bildiren yazı geldiğinde bu durum II. Abdülhamid’e arzedildi. Bu dönemde II. Abdülhamid memleketin dört bir tarafındaki önemli şahsiyetlerin türbelerini elden geçirtmiş veya yeniden inşa ettirmişti. Bu türbeler arasında Ertuğrul Gazi’nin, Şeyh Edebali’nin, Akşemseddin’in ve Bolayır’da vefat eden Süleyman Paşa’nın kabirlerini sayabiliriz.Caber Kalesi’nin eteklerinde bulunan mezara 1884’te türbe inşası için bir keşif yaptırıldı, inşaatın 49 bin 145 kuruşa mâlolacağı belirlendi ve Sultan Abdülhamid gerekli plânların hazırlanmasını emretti. Türbe kare biçiminde olacak, mekâna kuyu, ambarlar, odalar ve türbenin korunması için askerlerin kalacağı bir koğuş yaptırılacaktı. İnşaatın tamamlanmasının ardından, türbeye muhafız olarak bir onbaşının kumandasında bir takım ve 100 kuruş maaşla bir de türbedar tayin edildi.

TÜRBENİN PLANI;

Ancak inşaat kaliteli olmadığı için türbe defalarca harabeye dönmüş, tamirler görmüştür. 1910 yılında Sultan Mehmet Reşad döneminde Dahiliye Nezareti Kasım 1910 yılında Sadarete yazdığı bir yazıda türbenin acilen tamire muhtaç olduğunu bildirerek masraflarının padişahın bütçesinden karşılanması hususunu arz eder. Ancak patlak veren dünya savaşı araya girince bu tamir girişimi sonuçlanmaz. Derken aradan yine seneler geçti ve Kurtuluş Savaşı yılları geldi… Suriye, I. Dünya Savaşı’ndan itibaren Fransızların işgaline uğradı. Lozan öncesinde masaya oturan Türkiye ile Fransa arasında Ankara’da 1921’in 20 Kasım’ında bir “ön barış andlaşması” imzalandı ve Fransa andlaşmanın 9. maddesiyle Caber Kalesi’ndeki “Türk Mezarı”nın Türk toprağı olduğunu kabul etti.Türkiye’nin yeni sınırları 24 Temmuz 1923’te Lozan’da son şeklini alırken Fransız temsilci General Pelle, Türk delegasyonunun başkanı İsmet Paşa’ya aynı gün resmi bir mektup gönderdi ve Ankara Andlaşması’nın hükümlerinin aynen geçerli olduğunu, Lozan ile çakışmadığını duyurdu.

Son Halife Abdülmecid Efendi, 18 Ekim 1921’de Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na, yani Mustafa Kemal Paşa’ya gönderdiği mektupta, Türkiye Cumhuriyeti’nin sınırları dışındaki tek toprak parçası olan Suriye’deki Caber Kalesi’nin Türk toprağı olarak kalmasını Fransa’ya kabul ettiren Ankara yönetimini tebrik etmişti.

Türk Mezarının ahvali 1938 yılına kadar gündeme gelmedi. Cumhuriyet döneminde 150’likler listesinde olup Suriye’ye sürgüne gönderilen edebiyatımızın çok önemli isimlerinden biri olan Refik Halid Karay 1938 yılında türbenin durumunu gündeme getirdi. Bu yazı üzerine Ankara harekete geçti ve yetersiz kalsa da bir tamir yaptırıldı. Devrim yasalarından olan ve tekke, zaviye ve türbelerin kapatılmasını emreden yasanın çıkmasının ardından kaldırılan Süleyman Şah Türbesi’nin imamlık kadrosu da yeniden ihdas edildi. 1931 Haziranı’ndan itibaren Evkaf Umum Müdürlüğü bütçesinden maaşının ödenmesi kararlaştırıldı.Türbeyi 1949’da bir astsubay, bir onbaşı ve sekiz er korumaktaydı…

1951’de Caber Kalesi’ni, Süleyman Şah’ın mezarını ve Halep ile Şam’daki şehitliklerin durumunu inceleyen Konya Miletvekili Saffet Gürol’un hazırladığı raporda bu mekânlarda büyük aksaklıklar bulunduğuna dikkat çekilmesi üzerine Türk Mezarı tekrar gündeme geldi ama o senelerde Suriye ile münasebetlerimizin iyi gitmemesinden dolayı hiçbir şey yapılamadı.Süleyman Şah, ölümünden dokuz asır sonra, 1973’te yerinden oldu. Suriye, Caber Kalesi’nin bulunduğu bölgeyi sular altında bırakacak olan bir barajın inşasına başlayınca Türk Mezarı eski mekânına benzeyen bir başka yere taşındı. Süleyman Şah için orada yeni bir türbe inşa edildi ve bir müfreze asker bulundurup bayrak çekme âdeti bu yeni türbede de devam etti.

Yukarıda büyük atamız Süleyman Şah’ın türbesi hakkındaki tarihi gelişim özetle ortaya konmuştur. Kendisini Osmanlı hayranı ve takipçisi olarak gösteren yetkililerin ulu atamıza reva gördükleri bu tavrı okuyucuların takdirlerinebırakmak gerekmektedir.

BELGELER

The post OSMANLI DÖNEMİ SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ VE SONRASI first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>
https://www.hatayinnabzi.com/osmanli-donemi-suleyman-sah-turbesi-ve-sonrasi/feed/ 0
OSMANLI DÖNEMİ ANTAKYA TARİHİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN KATKILARIYLA KİTAPLAŞTIRILDI https://www.hatayinnabzi.com/osmanli-donemi-antakya-tarihi-buyuksehir-belediyesinin-katkilariyla-kitaplastirildi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=osmanli-donemi-antakya-tarihi-buyuksehir-belediyesinin-katkilariyla-kitaplastirildi https://www.hatayinnabzi.com/osmanli-donemi-antakya-tarihi-buyuksehir-belediyesinin-katkilariyla-kitaplastirildi/#respond Thu, 05 May 2016 11:15:48 +0000 http://wp.hataytr.com/?p=1340 Editörlüğünü Osmanlı Arşiv Uzmanlarından Ahmet Ergün ve Mehmet Akif Terzi’nin yaptığı “Osmanlı Belgeleri Işığında Antakya” adlı prestijkitap Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin katkıları ile yayınlandı. Kitapta 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Osmanlı dönemi Antakya’sından kesitler sunan özenle seçilmiş 200’e yakın belgenin yanısıra, Prof. Dr. Mustafa ÇOLAK-Ahmet ACAR, Doç. Dr. Ahmet GÜNDÜZ, Doç. Dr. Abdulkadir GÜL, Doç. Dr. …

The post OSMANLI DÖNEMİ ANTAKYA TARİHİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN KATKILARIYLA KİTAPLAŞTIRILDI first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>
OSMANLI DÖNEMİ ANTAKYA TARİHİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN KATKILARIYLA KİTAPLAŞTIRILDI

Editörlüğünü Osmanlı Arşiv Uzmanlarından Ahmet Ergün ve Mehmet Akif Terzi’nin yaptığı “Osmanlı Belgeleri Işığında Antakya” adlı prestijkitap Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin katkıları ile yayınlandı.

Kitapta 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Osmanlı dönemi Antakya’sından kesitler sunan özenle seçilmiş 200’e yakın belgenin yanısıra, Prof. Dr. Mustafa ÇOLAK-Ahmet ACAR, Doç. Dr. Ahmet GÜNDÜZ, Doç. Dr. Abdulkadir GÜL, Doç. Dr. Adem Kara, Yrd. Doç. Dr. Olcay Özkaya DUMAN-Haktan BİRSEL ve Dr. Ülkü TECİMEN’in Osmanlı dönemi Antakya’sının her bir yüzyılına ışık tutan arşiv kaynaklı değerli makaleleri yer alıyor.Kitap, şimdiden Büyükşehir Belediye Başkanı’nın konuklarına hediye ettiği en kıymetli hediyeler arasında ilk sırayı almaya başladı. Hatay eski valisi Utku Acun’a sunulan eser büyük beğeni ve takdir topladı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ta Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği’nin ziyaretlerinde dernek başkanına Osmanlı Belgeleri Işığında Antakya adlı eseri büyük bir onurla takdim etti.

Osmanlı Belgeleri Işığında Antakya adlı eserin editörleri hazırladıkları eseri şu cümlelerle tanımlıyorlar:

Antakya’nın tarihi zenginliği hakkında şehrin kurulduğu ilk dönemlerden, günümüze kadar çok çeşitli eserler kaleme alınmış ve çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Ancak Osmanlı Arşivlerinin kullanıldığı kaynak çalışmalara bakıldığında Antakya hak ettiği yerin çok çok altındadır. Dünyanın en önemli tarih arşivine ev sahipliği yapan Osmanlı Arşivlerinde araştırma ve incelemeye açılan belge ve defter grupları, Osmanlı tarihini her yönüyle tamamlayıcı yeni bilgileri barındırmaktadır. Biz de Antakya’nın bilhassa Osmanlı dönemine ait tarihine kaynak bir eser oluşturma gayreti içerisine girdik. Bu bilinç içerisinde hazırladığımız eser Osmanlı dönemi Antakya’sına çeşitli yönlerden ışık tutmaktadır. Eser için seçilen konuların ortak özelliği, hepsinin de arşiv belgelerine dayalı birer akademik araştırma ve inceleme olmalarıdır.

Osmanlı Belgeleri Işığında Antakya adlı eser iki bölümden oluşmaktadır.Birinci bölümde; 16. Yüzyılda Antakya17 ve 18. Yüzyıllarda Antakya Kazasında Yönetim18. Yüzyılda Antakya Kazasında Yol Sisteminin İşleyişi Hakkında Bazı Notlar19. Yüzyılda Antakya, Tarihte Antakya ErmenileriÜç Tarz-ı İdari Dönemde (İşgal, Sancak, Vilayet) Hatay Bağımsızlık Mücadelesinde Öne Çıkan Kültür Faaliyetleri başlıkları ile altı adet makale bulunmaktadır. Çalışmaların her biri kendi sahalarında uzman, birbirinden değerli akademisyenler tarafından Osmanlı dönemi arşiv belgelerinden faydalanılarak bu kitap için hazırlandı. Eser sahiplerinin gönderdikleri çalışmalar kitap içerisinde bir bütünlük oluşturması için tarafımızdan düzenlemeye tabi tutularak son şekilleri verildi. Bu çalışmalarla Antakya’nın Osmanlı dönemi tarihinin bir bölümü ayrıntıları ile ortaya konmuş oldu.

Kitabımızın ikinci bölümü ise, Osmanlı Arşivi’nde Antakya ile ilgili binlerce belge içerisinden ilginç ve önemli görülen 150 belge seçilerek oluşturuldu. Belgelerin arşiv sisteminden tespiti, konu seçimleri, transkribeleri (Türkçe harflere çeviri) ve günümüz Türkçesi ile anlaşılabilir özetlerinin yapılması arşiv uzmanı bir heyet tarafından gerçekleştirildi. Kitabın hazırlanmasındaki tüm aşamalar; makalelerin titizce yazılması, belge seçimlerinde gösterilen hassasiyet, kitabın grafike edilmesi, editöryal çalışma ve oldukça özenle yapılan baskısı ile Antakya’ya yakışır bir eser meydana getirmek için elden gelen tüm gayretler gösterilmiştir. Bu eserin ortaya çıkmasındaki en büyük gayret şüphesiz Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Doç. Dr. Lütfü Savaş’ındır. Sözün kısası, Osmanlı Belgeleri Işığında Antakya adlı eser Antakya için gönül seferberliğinde olan fedakâr insanların Antakya’ya bir armağanıdır. Bu eserin bundan sonraki çalışmalara hem kaynak hem de yol gösterici olmasını umut ediyoruz.

Ahmet ERGÜN – Mehmet Akif TERZİ

ahmergun@gmail.com

mehmetakifbey@gmail.com

The post OSMANLI DÖNEMİ ANTAKYA TARİHİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NİN KATKILARIYLA KİTAPLAŞTIRILDI first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>
https://www.hatayinnabzi.com/osmanli-donemi-antakya-tarihi-buyuksehir-belediyesinin-katkilariyla-kitaplastirildi/feed/ 0
İSKENDERUN’DAKİ TARİHİ VE TURİSTİK YERLER https://www.hatayinnabzi.com/iskenderundaki-tarihi-ve-turistik-yerler/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=iskenderundaki-tarihi-ve-turistik-yerler https://www.hatayinnabzi.com/iskenderundaki-tarihi-ve-turistik-yerler/#respond Wed, 04 May 2016 06:55:48 +0000 http://wp.hataytr.com/?p=1072 İskenderunuzumuz’da o kadar çok tarihi yer var ki size derlediğimiz tarihi yerlerden sadece bir kaç tanesini sunuyoruz. İşte o tarihi yerler. Bagras Kalesi İskenderun ve çevresinde görülebilecek diğer dikkate değer yapıtlar aşağıdaki gibidir. ŞALAN KALESİ Kırıkhan ile İskenderun arasında sarp bir yayla üzerinde kurulmuştur. Hellenistik döneminden kalan bu kale, Bizanslılar ve Romalılar tarafından kullanılmıştır. Kaleye …

The post İSKENDERUN’DAKİ TARİHİ VE TURİSTİK YERLER first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>

İSKENDERUN'DAKİ TARİHİ VE TURİSTİK YERLERİskenderunuzumuz’da o kadar çok tarihi yer var ki size derlediğimiz tarihi yerlerden sadece bir kaç tanesini sunuyoruz. İşte o tarihi yerler.

Bagras Kalesi
İskenderun ve çevresinde görülebilecek diğer dikkate değer yapıtlar aşağıdaki gibidir.
ŞALAN KALESİ
Kırıkhan ile İskenderun arasında sarp bir yayla üzerinde kurulmuştur. Hellenistik döneminden kalan bu kale, Bizanslılar ve Romalılar tarafından kullanılmıştır. Kaleye sarp bir patika yoluyla varılır.
BAGRAS KALESİ
Belen geçidini geçtikten sonra İskenderun- Antakya karayolunun 27.km’sinden sonra sağa ayrılan 4 km’lik virajla bir yol ziyaretçileri bu görkemli kaleye götürür. Ötençay yada Buğray adıyla bilinen bir köyde hakim bir tepe üzerine inşa edilmiştir. Kalenin içinde ayrıca bir kilise de mevcuttur. Romalılar, Bizanslılar Eyyübi’ler ve Osmanlılar tarafından kullanılan bu kaleden köyün bütün panoramik görüntüsü görülebilir.
YUNUS SÜTUNU
İskenderun – Payas demiryolu yarması üzerinde olup İskenderun şehrinin giriş kapısı kalıntısıdır. Yöre halkının inanışına göre; yunus Peygamber yunus balığının karnında burada karaya çıkmıştır.
SOKULLU MEHMET PAŞA KÜLLİYESİ
Bir Kervansaray, bir Hamam, bir Medrese, bir Camii ve bir Bedesten gibi güzel yapılar gurubunu ihtiva eden bu yapıt 16. Yüzyılda Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa`nın emirleri üzerine Mimar Sinan tarafından yapılmıştır.
PAYAS KALESİ
Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi’nin güneyine düşen bu kale; aslen Haçlılar tarafından daha sora da Osmanlılar tarafından tamir görmüştür. Sekiz burçlu olan bu muhteşem kalenin çevresi genişçe bir hendek ile çevrilidir. Ünlü vatan şairimiz Namık Kemal’in bir süre bu kale içerisinde yer alan zindanların birinde mahkum edildiği söylenmektedir.
CİN KULESİ
Sokullu Mehmet Paşa külliyesi ile deniz kenarı arasında denize hakim bir tepe üzerinde kurulmuştur. Bir gözetleme kulesi olarak yapılan bu yapıtın Cenevizliler yada Haçlılar döneminde yapıldığı söylenir.
İSSOS HARABELERİ
Dörtyol ile Erzin arasındadır. Aslında bir pers şehri olan İssos, M.Ö.333 yılında Büyük İskender’in Pers Hükümdarı III. Daraus’un mağlup ettiği bir yerdi. Bugün su depoları kalıntıları, Amanos dağlarından şehre ve limana su getirmek için yapılan kemerli su yolu kalıntıları ile tapınak kalıntıları ziyaret edilebilir.
İN VE HAMAM
İskenderun dan 15 km uzaklıkta Belen ilçesindedir. Tarihi hamam bugün dahi yöre halkı da kullanmaktadır. Yapıtın bazı bölümleri Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşımaktadır.
MANCINIK KİLİSESİ
Amanos dağları içinde, ormanda önemli bir kilisedir. Dörtyol ilçesinin güneydoğusunda bulunan bu kilise sadece yayan gidilebilir.
GÜZELYAYLA(SOĞUKOLUK)
İskenderun’dan 18 km’lik asfalt bir yol ile yeşilliğin ve ormanın hakim olduğu virajlı bir yol ile bu güzel yayla yerine ulaşılır. Çam ormanları içinde pitoresk bir konumu olan bu sayfiye yeri denize olan yakınlığı, pansiyon tipi evleri, günübirlik yeme-içme üniteleri sayesinde tatil yapıcıların dikkatini çekmektedir. Bu sayfiye yerinde kamp kurulup, piknik yapılarak orman içinde tracking yapılabilir.
NERGİZLİK YAYLASI
İskenderun a14 km’lik asfalt bir yol ile bağlanan sayfiye köyüdür. Güzelyayla (Soğukoluk)’ya 4 km’lik bir yolla bağlanmaktadır. Basit köy evlerinin otantik yapısı yanında ikinci konut yayla evlerinin yapıldığı, çam ve meyve bahçeleri ile her türlü sebzenin yetiştiği yaylada güzel bir tatil geçirmek mümkündür. Kamp kurulup, piknik yapılabilir.
DELİBEKİRLİ KÖYÜ VE ÇATALOLUK YAYLASI
Kırıkhan ilçesinden sonra 3 km’si asfalt ve 3 km’si stabilize olan bir yol ile Delibekirli köyüne varılır. Köyde günübirlik yeme-içme üniteleri, kır lokantaları ve kır kahveleri mevcuttur. Delibekirli köyünden sonra 7 km’lik stabilize bir yol ile Çataloluk yaylasına varılır. Tamamen bakir bir halde bulunan bu yayla köyünü asırlık çınar ağaçları çevrelemiştir. Gezilmeye ve görülmeye değer bir yerdir.
ALAN YAYLASI
İskenderun’a 40 km’lik stabilize bir yol ile bağlıdır. Bu yol üzerindeki Haymapınar,Değirmendere, Paşaoluk, Akarca ve Çamlıbel yaylaları İskenderun ve civar köy halkı tarafından kullanılmaktadır. Bahar aylarında binbir çiçeğin açtığı yaylada kamp yapmak ve piknik yapmak mümkündür. Kırıkhan ilçesinden 6 km sonra sola dönülerek 2 km’si asfalt ve 2 km’si stabilize olan bir yol ile Aşağı Eşmişek köyüne varılır. Köyden sonra 8 km’lik virajlı ve maki türü bitkilerle çevrili stabilize bir yol ile çevresi tamamen çam ormanları ile kaplanmış çok geniş bir alana yayılmış olan bir yayla aniden tüm güzelliği ile karşımıza çıkar. Birkaç yayla evi dışında tamamen bakir olan yayla, civar köylüleri tarafından tarım alanı olarak değerlendirilmektedir.
ATİK YAYLASI
Bölgenin en iyi su kaynağı buradadır. İskenderun ile Antakya arasında kara yolu üzerinde bulunan bu yayla köyü İskenderun’dan 14 km uzaklıkta olup güzel bir piknik ve sayfiye yeridir.
SARIMAZI YAYLASI
Antakya yolu üzerinde İskenderun’dan 10 km uzaklıktadır. Çamlık ve deniz manzaralı bir yerdir. Otelleri ve lokantaları mevcut olup, yerli halkın özellikle yaz aylarında hafta sonlarını geçirmek istedikleri önemli yerlerden birisidir.
GÜLCİHAN
Arsuz yolu üzerinde, İskenderun’dan 27 km uzaklıktadır. Son zamanlarda hızla gelişen bu köy yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktalarından birisi olmuştur. Köyde otel, motel, pansiyon, kamp alanı gibi birçok sosyal turizm işletmeleri mevcuttur.

The post İSKENDERUN’DAKİ TARİHİ VE TURİSTİK YERLER first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>
https://www.hatayinnabzi.com/iskenderundaki-tarihi-ve-turistik-yerler/feed/ 0
HASSA’DA TARİHİ AĞAÇLARIN KORUNMASI İÇİN BAŞVURU YAPILDI https://www.hatayinnabzi.com/hassada-tarihi-agaclarin-korunmasi-icin-basvuru-yapildi/?utm_source=rss&utm_medium=rss&utm_campaign=hassada-tarihi-agaclarin-korunmasi-icin-basvuru-yapildi https://www.hatayinnabzi.com/hassada-tarihi-agaclarin-korunmasi-icin-basvuru-yapildi/#respond Tue, 03 May 2016 11:41:39 +0000 http://wp.hataytr.com/?p=981 Hassa’da bulunan tarihi ağaçlar için  Hassa Kaymakamlığınca başvuru yapıldı. Hassa Kaymakamlığı’ndan alınan bilgiye göre; Hassa  Zeytinoba Mahallesi’nde beden genişliği 675 cm.olarak ölçülen ve tarihi olabileceği değerlendirilen, çevrede yapılan araştırmada 800 ya da 900 yıllık olduğu ifade edilen, bir adet Çınar Ağacı (Yörede ‘’Saklı Çınarı’’ olarak tabir edilmektedir.) ile Akbez Mahallesinde (Yukarı Akbez mevkii) takriben 750-800 …

The post HASSA’DA TARİHİ AĞAÇLARIN KORUNMASI İÇİN BAŞVURU YAPILDI first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>
HASSA’DA TARİHİ AĞAÇLARIN KORUNMASI İÇİN BAŞVURU YAPILDI

Hassa’da bulunan tarihi ağaçlar için  Hassa Kaymakamlığınca başvuru yapıldı.

Hassa Kaymakamlığı’ndan alınan bilgiye göre;

Hassa  Zeytinoba Mahallesi’nde beden genişliği 675 cm.olarak ölçülen ve tarihi olabileceği değerlendirilen, çevrede yapılan araştırmada 800 ya da 900 yıllık olduğu ifade edilen, bir adet Çınar Ağacı (Yörede ‘’Saklı Çınarı’’ olarak tabir edilmektedir.) ile Akbez Mahallesinde (Yukarı Akbez mevkii) takriben 750-800 yıllık olduğu belirtilen bir adet zeytin ağacı bulunduğu anlaşılmıştır.

 

Bu ağaçların türleri içerisinde ender rastlanan nitelikte olabileceğideğerlendirilerek Tabiat Varlığı kapsamında ‘’Anıt Ağaç’’ olarak tespit edilip koruma altına alınması için Hassa Kaymakamlığınca başvuru yapıldığı, bildirildi.

The post HASSA’DA TARİHİ AĞAÇLARIN KORUNMASI İÇİN BAŞVURU YAPILDI first appeared on Hatay Haber, Hatay Haberleri.]]>
https://www.hatayinnabzi.com/hassada-tarihi-agaclarin-korunmasi-icin-basvuru-yapildi/feed/ 0