Dörtyol belediyesi resmi web sitesinden yapılan açıklamada;

“Dörtyol Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenecek olan “Off Road yarışları” 12 Kasım Pazar Günü Yeşil Mahalle Hurmalık Mevkiinde başlıyor.” denildi.

Başkan Göksu, mesajında;”Bilgi kaynaklarının takip edilmesi, kayıt altına alınması ve özgün bilgi üretimi için gerekli tüketim ortamının alt yapısını oluşturma işlevine sahip olan kütüphaneler, bir toplumun kültürel seviyesini belirleyen temel dinamiklerdendir. Bilgilenme ve aklın egemenliğinde hakikati elde etmenin yegâne mekânları olan kütüphaneler aynı zamanda bir ülkenin herkese her kesime hizmet eden, bilgi alışverişinin yoğun bir şekilde yaşandığı sosyal kurumlardır.

Bin yıldır varlığını sürdüren, bilgi kaynaklarının korunmasında ve hizmete sunulmasında milletimize büyük katkılar sunan kütüphanelerimizin, son yıllarda ne yazık ki etkisi azalmaya başlamıştır. Bilginin korunması ve gelecek nesillere aktarılmasında önemli rol sahiplenen kütüphaneler, özellikle teknolojik imkânların artmasıyla eskisi kadar ziyaret edilmiyor, dolayısıyla kaynaklardan yeterince faydalanılmıyor. İnternet üzerinden bilgi edinme, her bilgiyi doğru kabul etme yanılgısından kurtulmamız gerekiyor. Kaynağını bilmediğimiz, doğruluğunu ispatlamadığımız bilgilerin temel kaynağının kütüphanelerde olduğunu unutmamalıyız.

Çocuklarımızın ilgisini dağıtacak çok uğraş var günümüzde. Çocuklarımızı bilgisayar, telefon, internet, televizyon gibi araçlarla oluşturulan sanal bir dünyadan arındırıp okumaya sevk etmek için çalışmalıyız. Okumayınca veya az okuyunca, yorum yapma kabiliyetimiz azalmaktadır. Bizler bunun bilincinde olarak okullarımızdaki kütüphaneleri güncel kitaplarla yaşatmaya çalışıyoruz. Gelecek noktasında çok ama çok umutluyum. Onun için bizler bu durumda okuma çalışmalarımızı geçmişte olduğu gibi şimdi de sürdüreceğiz. Gençlerimizi en iyi şekilde geleceğe hazırlayacağız.

Bu bağlamda, toplumda okuma alışkanlığı konusunda farkındalık meydana getirmek için ve okumanın yaşam boyu öğrenme üzerindeki vazgeçilmez etkisini göstermek için kütüphane görevlileri, akademisyenler, yazarlar, okurlar, kamu görevlileri, paydaş sivil toplum örgütlerini yapılan faaliyetlerde bir arada görme dileğiyle, Kütüphaneler Haftası’nı kutluyor ve toplumumuzda kitap okuma alışkanlığını gelişmesine vesile olmasını diliyorum.

Profesör Yılmaz konuşmasına şöyle devam etti;“Gelişen teknoloji, değişen dünya düzeninde medeniyet ve kültürel değerler arada kaynayıp gitmemeli. Bizi biz yapan insani ve ahlaki değerlerimiz üzerindeki küllerinden sıyrılarak yeniden canlanması gerekiyor. Yarının meslek erbaplarından şikayetçi olmamamız için biz eğitimcilere büyük bir misyon düşmektedir. Akademik başarıları sağlarken, insani ve ahlaki başarıları göz ardı etme şansımız yoktur. TIMMS ve PISA 2015 sonuçları akademik başarıda at başı giden ülkelerin değerler eğitiminde aynı başarıyı gösteremiyor olması, duygusal boşluktan kaynaklı intihar, uyuşturucu kullanımı ve cinsel taciz gibi olumsuzlukları beraberinde getirmektedir. Maalesef akademik başarıyı sağlayan ülkelerde toplumsal travmalar dünya ortalamasının oldukça üzerindedir. Gerek akademik başarıda, gerekse insani ve ahlaki başarıda çocuklarımızı iyi tanımak ve tanımlamak, kabiliyetlerini, eğilimleri iyi belirlemek mutlu ve sağlıklı nesiller yetiştirmek için oldukça önemlidir. Çocuklarımız bir yandan doğal materyallerden ve doğal oyunlardan uzaklaşıyor, diğer taraftan teknolojinin esaretinde ve bağımlılığında kendilerini sosyal hayattan soyutlamaktalar. Bu hususta ebeveyn, okul ve sosyal çevre faktörleri iyi belirlenmeli, pozitif motivasyonlar öne çıkarılmalıdır.

Çocuğun ilk ve en tesirli öğretmeni onun annesidir. Şefkat kahramanı annenin eğitimli olması, yetiştireceği çocuklarla topluma yansıyacaktır. Bizim genetik kodlarımızda bir bozukluk yok, bilakis çok başarılı isimler var; Aziz Sancar bunlardan en yakın örnektir. Çocukların geleceğe dönük tasarım kabiliyetlerinin gelişmesi için onların hata yapmasına da müsaade edilmelidir. İcat çıkarma kodlaması nedeniyle yüzyılın icatlarını kaçırmış durumdayız. Unutulmamalıdır ki, hayatın provası yoktur, çocuklar hayatı tribünlerden izleyerek değil, sahada aktif oynayarak geçirmelidir. Ebeveyne düşen bu mekânları ve imkânları sağlamak, kontrollü teknoloji kullanımını salık vermektir. Bugün toplumsal ve kültürel değerler sadece ülkemizin konusu değildir. UNESCO ve BM de bu konuda ciddi projeler yürüterek, insanlığın ortak dünya değerlerini oluşturma gayretindedir. Köklü gelenek ve medeniyetin mirasına sahip olan bizler şahsiyet ve değerler eğitimini göz ardı edemeyiz. Kâinat ve madde boşluk kabul etmiyor; eğer ebeveynler ve eğitim sistemi dimağlarda boşluk bırakırsa, bu boşluğu pek tabiidir ki menfi unsurlar dolduracaktır. Muhatap kitlemiz sokakta oyun oynamayı bilmeyen tablet, Ipad gibi teknolojiyle muhatap bir Z-kuşağıdır. Bize düzen bu kuşağın ihtiyaçlar hiyerarşisi içerisinde nasıl motive edilebileceği iyi tespit edebilmektir. Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesince yürütülen, 724 şahısla başlayıp, hayatta kalan 60 şahısla devam eden çalışmaya göre toplumun sağlıklı ve mutlu kılan sebepler araştırılmıştır. 75 yıllık uzun erimli araştırmada varılan sonuç şöyledir; sağlıklı ve mutlu olmanın temel şartı, iyi kurulan sosyal ilişkilerden geçmektedir. Bunun da temelinde sevgi yatmaktadır.”

Profesör Yılmaz yakın zamanda yayınlanmış olan Şahsiyet ve Değerler Eğitimi kitabından sevgi, saygı, doğruluk, dürüstlük, tarafsızlık, adalet, hak gözetme, sorumluluk, yardımseverlik, alçakgönüllülük, misafirperverlik, vatanseverlik, hoşgörü ve empati başlıklarına örnekler vererek konuşmasını tamamladı. Konferans sonunda Profesör Yılmaz’a İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından günün anısına çiçek ve Gazi İlkokulunun ilk öğrenci topluluklarının siyah beyaz fotoğrafını yer aldığı tablo takdim edildi ve katılımcılara kitabını imzaladı.

Konferansa; Dörtyol İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Toksoy, Erzin İlçe Milli Eğitim Müdürü Erdoğan Asarkaya, Ak Parti Dörtyol Kadın Kolları Başkanı Sermin Göksu ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Ak Parti Dörtyol İlçe Başkan Yardımcısı Süleyman Göksu, Dörtyol Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Cemal Talay, Dörtyol önceki dönem Belediye Başkanı Fadıl Keskin, Karekese’nin son Belediye Başkanı Yusuf Soylu, STK Temsilcileri, Okul Müdürleri, Öğretmenler ve çok sayıda öğrenciler katılım sağladılar.

Son günlerde Hassa ve Dörtyol ilçelerine yapılacak projeler nedeniyle arsa ve tarlalara yoğun bir ilgi oluşturmuştur.

Hatta aldığımız bazı bilgilere göre tarlayı satın alıp ekip biçimini sen yap senden herhangi bir gelirden payda istemiyorum diye çılgınca gelebilecek tekliflerle topraklar satın alınmak isteniyor.

Bir çok yabancı yatırımcının gözleri bu ilçelere çevrilmiş ve bölgeden ucuz toprakları satın alıp ileride büyük karlar ile satmayı düşünmektedirler. Web sitemiz olarak iki ilçe halkına da şu uyarıda bulunmak istedik.

Elinizde ki bir arsa bugün 50 veya 40 bin TL ise yarın projeler gerçekleştiğinde o arsanın değeri 250bin veya 300bin  TL olur ve pişman olabilirsiniz.

Ayrıca şu da var elinizde ki arsayı ve tapuları verdikten sonra kendi yurdunuzda yabancı konumuna düşebilirsiniz.

Bu yüzden geçici karlara bakmadan ileriyi düşünerek Satmayı planladığınız arsayı satmadan önce bir kez daha düşünün der ve iyi haftalar dileriz.

İlk Defa 1071 Malazgirt zaferinden sonra Müslüman Türklerle tanışan Dörtyol ve çevresine, çoğunluğu Oğuzların “Üçok” koluna mensup Türkmenler yerleşmiştir. Dolayısıyla Dörtyol’un kuruluş yılları 11. Yüzyılın sonlarına dayanmaktadır. Dörtyol adına ilk defa 1870’lerden itibaren tapu kayıtlarında Payas Kazasının bir mevkii olarak rastlamaktayız.

Dörtyol mevkii merkez olmak üzere, Şubat 1909 ‘ da Dörtyol adı ile Adana Vilayeti Cebel-i Bereket Sancağına bağlı kaza merkezi oldu. Nisan 1910 yılından itibaren Dörtyol kazasının adı Ümraniye olarak değiştirilmiştir. 2 Nisan 1912 tarihinde ise Ümraniye adı tekrar Dörtyol olarak değiştirilmiştir.

Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra 11 Aralık 1918’ de işgal edilen Dörtyol’da Milli Mücadelenin İlk kurşunu 19 Aralık 1918’ de Karakese köyünde Özerli’li Hoca Ömer Oğlu Mehmet (KARA) tarafından atılmıştır. Bu olaydan birkaç gün sonra Kara Hasan Paşa tarafından Milli Mücadelenin İlk Kuvayı Milliye Teşkilatı Dörtyol’da kurulmuştur. Fransız ve Ermenilerle yapılan mücadele sonucunda 9 Ocak 1922 tarihinde Dörtyol, düşman işgalinden kurtarılmıştır. Bu tarih Dörtyol’un Mahalli Kurtuluş Bayramıdır.

1939 yılına kadar Seyhan’a (Adana) bağlı olan Dörtyol, Hatay’ın Anavatan’a katılması ile İlimiz olan Hatay’a bağlanmıştır.

Kurtuluş savaşının anısını yaşatmak üzere İlçemizde 9 Ocak 1994 tarihinde “İlk Kurşun Anıtı” yaptırılmış, 9 Ocak l997 tarihinde ise “İlk Kurşun Müzesi” açılmıştır.

9 Ocak Kurtuluş Bayramımız kutlu olsun. Şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.

Ak Parti Dörtyol İlçe Kadın Kolları Başkanı Sermin Göksu, 9 Ocak Dörtyol’un Kurtuluş Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınladı: Güzel ve şirin Dörtyol’umuzun düşman işgalinden kurtuluşunun 95. yıl dönümünü kutlamanın heyecan ve mutluluğunu yaşıyoruz. Kısaca, Tarihimize bir göz atalım:

Birinci Dünya Savaşının sonunda Osmanlı İmparatorluğu da yenilmiş sayıldı. “Hasta Adam” olarak nitelendirilen Osmanlı toprakları İngiliz, Fransız, Yunan, Ermeniler tarafından işgal edilmeye başlandı.

Fransızlar İskenderun’a asker çıkardıktan sonra 11 Aralık 1918’de takviyeli bir piyade alayı ile Dörtyol’umuzu işgal etmişlerdir. Bu kuvvetlerin arasında Ermeni alayına ait birliklerde vardı. Fransızlardan cesaret alan Ermeniler kasaba ve köylerimizde Türklere zulüm ve işkenceler yapmaya başladılar. Şehrimizin üstüne kaygı bulutu çökmüştü. Halk büyük bir endişeye düşmüştü. Evler yıkılıp yakılıyor, çocuklar ve yaşlı kadınlar süngülenerek öldürülüyordu. Adeta, bir barbarlık ve canilik örneği sergileniyordu.

19 Aralık 1918 günü Mehmet Kara, Milli Mücadelede düşmana ilk kurşunu sıkar ve ateş emrini verir. 15 Fransız askeri öldürülür. Şaşkına dönen Fransızlar Dörtyol’a çekilmek zorunda kalırlar. 19 Aralık 1918’de yapılan bu çarpışma, Türk Milletinin saldıran düşmana karşı ilk kurşunu ve ilk ayaklanmasıydı.

Dörtyol’a dönen Fransız müfrezesi tarafından, sebepsiz yere Jandarma Kumandanı Teğmen Hasan’ın ağır surette yaralanması, Çaylı köyünden Kara Hasan’ın kardeşi Mustafa’nın Kurtkulağı’nda Ermenilerce şehit edilmesi, halk arasında nefret ve öç alma hislerini harekete geçirmiş, netice de Kuvayi Milliye Teşkilatı kurulmuş ve mücadeleye başlamıştı.

Türkler; “Hürriyeti ancak ve ancak kendi bayraklarının gölgesinde bulabilirler. Bir milletin ordusu dağılırsa onun yerine esaret gelir.” Diyerek silahını alan dağa çıkıyor, Kara Hasan Paşa’ya katılıyordu.

Artık bu ölümden daha zor gelen işgalde yaşamanın, mutlaka bitmesi gerekiyordu. Kesinlikle, düşman çizmelerinin bu aziz toprakların üzerinden uzaklaştırılması gerekiyordu. Kahraman Kuvayi Milliyeciler, topların, tankların ve makineli tüfeklerin gücüne karşı, eti, kanı ve canı pahasına verdikleri mücadele neticesinde düşman, 9 Ocak 1922 günü bütün ağırlığını bırakarak Dörtyol’umuzu terk etmek zorunda kalmıştır. Türk Milleti olarak, kararlılığımızın ve Milli Mücadele ruhumuzun, hiçbir zaman kesintiye uğramadan devam ettiğini hatırlatmak isterim.

Tüm Şehit ve Gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum. 9 Ocak  Kurtuluş Bayramımız kutlu, geleceğimiz her zaman aydınlık olsun.

rt

Ak Parti Dörtyol Kadın Kolları Başkanı Sermin Göksu, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle yayımladığı mesajında, “Cumhuriyeti, Kurtuluş Savaşı’nda kadını, erkeği, çocuğuyla gösterilen büyük gayret ve fedakârlıklarla elde ettik. 29 Ekim 2016’da 93. Yılını idrak edeceğimiz bu günde, Cumhuriyet ve Demokrasinin değer ve önemini çok daha iyi kavramış bulunuyoruz.
İçimizdeki ihanet şebekelerine, Ülkemizi kazanımlarından geriye götürmek isteyenlere karşı milletçe tek yürek, tek bilek duruşumuzu ebediyete taşıyacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 93. Yıldönümünü kutluyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşları başta olmak üzere, Aziz Vatanımızın bütünlüğü ve bağımsızlığı için canlarını ortaya koyan tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve saygıyla anıyorum”.